CHP Yalova İl Başkanı Mehmet Gürel, “Eninde sonunda o sandık milletin önüne konacak. O gün geldiğinde hakkı yenenler, fakirleşenler, hukuksuzluğa uğrayanlar ve içinde Allah korkusu olanlar tüm bu çürümüşlüğün ve kokuşmuşluğun hesabını o sandıkta soracak” dedi.

Gürel, “Geliyor gelmekte olan” başlıklı bir basın açıklaması yaptı. Gürel, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Çok değil yaklaşık 20 yıllık AKP iktidarının sonucunda bu cennet vatanda öyle çürümüş, öyle kokuşmuş öyle yozlaşmış bir düzen kuruldu ki; insanın artık ne haber izleyesi ne de internete giresi geliyor. Artık ne yazık ki, saraya bağlı bir tarikat veya cemaatin içinde değilsen ne işe girebilirsin, ne işinde yükselebilirsin ne de ticaret yapıyorsan hak ettiğin kadar para kazanabilirsin. Ama saraya bağlı bir tarikat veya cemaat üyesiysen, hak etmesen de 5 dakikada memur olursun, 5 dakikada rektör, 5 dakikada devletten milyonlarca TL’lik ihale alan bir iş adamı olursun. Hele bir de Atatürk’e hiç çekinmeden laf söyleyecek kadar yüzsüzsen; 5 dakikada üst düzey bürokrat bile olma ihtimalin çok yüksek. Bu toplum yıllarca kendini dindar gösteren ve küçücük çocuklara taciz eden insanların bulunduğu ENSAR Vakfından çekti yetmedi. Hatta zanlılar ve suçlular hakkında hiç birşey yapılmadı. Bu toplum yıllarca kendini dindar gösteren ve bu yolla paralel bir devlet yapısı kurgulayan vatan haini Fetö’cülerden çekti yetmedi. Ne yapalım ‘kandırıldık’ diyenlere bir şey olmadı ama ‘onların gazetesini aldı, bankasına para yatırdı” denilenlerin hepsi hapse atıldı. Cübbelerle, sarıklarla bıyık ve sakal şekilleriyle kendilerini dindar gösterenler, AKP iktidarında bir şekilde hep kazandılar. Şimdi kamuoyuna sızan belgelerden de açıkça görünüyor ki Cumhurbaşkanının oğlunun yönettiği TÜGVA’da kimin devlette nereye işe gireceğini, hangi işi alacağını belirleyen bir paralel yapı kurmuş. Bu ortaya çıkınca ilk işleri ne oldu biliyor musunuz? Tüm illerde cami önlerinde açıklama yaptılar. Vallahi ben Diyanet yetkilisi olsam ‘akrabalarla zinanın nikah düşürmeyeceğini’ söyleyeceğime şöyle fetvalar verirdim. – Küçücük çocukları taciz eden sapıklar camiye giremezler – Paralel devlet kuranlar, hak yiyenler camiye giremezler – Devletin parasını çalanlar camiye giremezler – Sarayla bağlantısını kullanıp istediklerini devlete işe alıp, gerçekten hak eden insanların hakkını yiyenler camiye giremezler – Çünkü camiler; kul hakkı yemekten korkan, komşusu açken tok gezmekten sakınan, namuslu, ahlaklı, içinde ‘Allah korkusu olan’ insanların ibadet ettiği kutsal mekanlardır. Böyle fetvalar verirdim ki belki utanırlar. Çünkü bunları yapanların en büyük özelliği ne yazık ki utanmaz yapıda olmaları. Yine de kimse umutsuz olmasın. Eninde sonunda o sandık milletin önüne konacak. O gün geldiğinde hakkı yenenler, fakirleşenler, hukuksuzluğa uğrayanlar ve içinde Allah korkusu olanlar tüm bu çürümüşlüğün ve kokuşmuşluğun hesabını o sandıkta soracak. Yani benden söylemesi;”