Yalova’da polisten kaçan ehliyetsiz lise öğrencisi ve arkadaşları polis tarafından darp edildikleri iddiasıyla 15 polisten şikayetçi oldu.

Edinilen bilgiye göre, 17 yaşındaki lise öğrencisi Doğukan Karademir, amcasına ait 77 AAE 583 plakalı otomobili aldı. Daha sonra kendisi gibi öğrenci arkadaşları Ziya Önder (17) ile kız arkadaşları E.A’yı (16) alan Karademir, otomobille dolaşmaya başladı. Yalova-İzmit kara yolu Çiftlikköy ilçesi Taşköprü beldesindeki uygulama noktasında polisin dur ihtarına uymayan Karademir, kaçmaya başladı. Çiftlikköy ilçesinde ara yollara giren şüphelileri takip eden polis ekipleri Yalova-Bursa Karayolu üzerinde aracı durdurarak 3 kişiyi gözaltına alındı.

Gözaltına alındıkları sırada ters kelepçe yapıldıklarını iddia eden şüpheliler, 15 dakika boyunca darp edildiklerini ileri sürdükleri polisler hakkında şikayetçi oldu.

Polisler tarafından ormanlık alana kaçmaya çalıştığı iddia edilen şüpheliler hakkında ise görevli memura mukavemet ve ehliyetsiz araç kullanmaktan dolayı idari işlem uygulandı.

Darp eylemine karışan polislerle ilgili adli ve idari tahkikat başlatıldı.

15 polis memurunun darbe karıştığı iddia edilirken darp edildiğini öne süren lise öğrencileri, Çiftlikköy’de görevli polis memurları M. Ş, M. A. komiser yardımcısı A. A’yu fotoğraflarından tespit etti.

“TERS KELEPÇELEYİP DÖVMEYE BAŞLADILAR, 15-20 DAKİKA ŞİDDET GÖRDÜK”

Doğukan Karademir, ehliyeti olmadığı için dur ikazına uymayıp gitmeye devam ettiğini söyledi. Daha sonrasında peşine ekip aracı takıldığını ifade eden Karademir, panikle Çiftlikköy ilçesinde şehir için girdiklerini belirterek, “Çiftlikköy’de takip ettiler sonra yola çıktık şehir içi riskli olacağı için. Yolda beni Süpürgelik virajına kadar kovaladılar. Daha sonrasında arkamda ateş etmeye ve ekip aracını önüme kırmaya çalıştılar. Sonrasında yunus, motorlu polisler önüme geçti. Motorun arkasında oturan kişi bana silah doğrulttu. Sıkacaktı bu yüzden arabayı sağa çekmek zorunda kaldım. Ehliyetim olmadığı için kaçtım. Herhangi bir uyuşturucu söz konusu değil. Alkol de yok. Daha sonrasında arabayı sağa çektik. Arabayı sağa çekmemle arka camı patlattılar. Daha sonrasında arabanın kapıları bir anda açıldı. Yanımızda bir kız daha vardı. Kız arkadaşımızı da yere attılar. Ondan sonra ters kelepçeleyip dövmeye başladılar. 15-20 dakikaya yakın şiddet gördük” dedi.

“AMBULANS ÇAĞIRMADILAR, HASTANEYE GÖTÜRMEDİLER”

Darp sırasında ailevi değerlerine küfür edildiğini söyleyen Karademir, “Sonrasında kız arkadaşımın bir çığlığını duydum. Kafasını silahla yaraladılar. 7 tane dikiş attılar. Olay yerine ambulans istedik çünkü ciddi bir kanama ve baş dönmesi devam ediyordu. Orada ambulans geliyor deyip 3 kere bizi oyaladılar. Sonra ambulans gelmedi. Karakola götürdüler” dedi.

ÖRTBAS ETMEK İSTENDİĞİ İDDİASI

Karademir, karakola gidildikten sonra kendilerini teklifler sunulduğunu söyledi. Hiçbir olay yokmuş gibi davranılmasını istendiğini anlatan Karademir, şöyle konuştu:

“(Ben size nasıl güveneceğim dışarıda bunları başkalarına anlatmayacağınıza?) dediler. O anki akıl ile sicilimizin kirlenmesini istemediğimiz için bir şey söylemeyiz deyip komisere konuştuk. Daha sonrasında ailemizin haberi olmuş, bizden değil çevremizden. Ondan sonra ailemiz geldi. Hastaneye götürdüler mi darp raporu alındı mı dediler. Hayır dedik. Ailemizin zoruyla hastaneye götürdüler. Darp raporu almak için.”

“DİKİŞE PANSUMAN YAZDILAR”

Darp raporunun üstün körü yapıldığını ileri süren Karademir, “Aldığımız darp raporunda da kabaca aldılar üstünden geçtiler. Eksikleri vardı. Dikiş yerine sadece pansuman yazılmıştı. Tekrar karakola götürdüler bizi şikâyet ve ifade için. Şikâyetçi olduk tabii ki. Ondan sonra komiser bizi dışarıya çekip gençler gelin dedi yumuşadı biraz. Ailenizle konuşun şikâyetini geri çeksin konuşmasınlar biz de konuşmayalım dosya böyle kapansın. Ben de o an orada onu kabul ettim ama ailem sonrasında gelip ifadesini verip şikâyetçi oldu. Olay yerinde ciddi bir şekilde şiddet gördük. İşkenceye döndü ölesiye dövdüler bizi” dedi.

Olay sırasında aracın arkasında oturduğunu belirten Ziya Önder ise yakalandıklarında “15-20 kişi vardı. Arabanın etrafını çevirdiler durduğumuz zaman. Hepsi bir anda ağır küfürlere başladı, küfür ederek bizi 10-15 dakika darp ettiler” dedi.

Aracı kullanan Doğukan’ın annesi Selda Karademir oğlunun bir arkadaşından olayı duyarak karakola gittiğini dile getirdi. Polisten kendilerini bilgi gelmediğine dikkati çeken anne Karademir, “Bu çocuk 18 yaşında değil sizin şu ilk arayacağınız kişi biz olmalıyız öyle değil mi? Doğru bildiğim kadarıyla. Karakola gittim. Çocuklar ağzı burnu dağılmış oturuyorlar ben tabi biraz bağırdım orada anne olarak nihayetinde çocuklara rapor istediğimi sorup rapor aldık dediler. Nerede rapor dedim. İşte sakin olun bir çay için falan bizi böyle örtbas etmeye çalıştılar ve ben kabul etmedim. Böyle bir kavgayla gürültüyle çocukları hastaneye götürdük. Hastanede bizi acile sokmak istemediler, rapor almak istemediler, doktorla ayrı bir konuşmalar yaptılar falan. Nihayetinde raporlarında tam alınamadı çocukların derken karakola dönüş yaptık” ifadesini kullandı.

“ASLA HEPSİNİ AYNI KEFEYE KOYMAYACAĞIM”

Çiftlikköy Emniyet Müdürü tarafından şikayetten vazgeçirilmek istendiğini kaydeden Karademir, “Herkes anlasın, ikna çabasına girdiler. Ben bir an tamam dedim. Çünkü ben artık baş edemeyecek hale geldim. Sonra beyefendi gittikten sonra ben şikayetçi oldum kesin dedim. Şikayetçiyim, şikayetimi geri anlayacağım dedim. İfademi de verdim şikayetçi oldum. Yani biz inanın o üniformaya duyduğum saygıyı size anlatamam. Böyle gördüğüm yerde tüylerim diken diken oldu. Polislere o kadar saygılıyım ama bu saatten sonra asla hepsini aynı kefeye koymayacağım ama bu tip insanlar bu görevi yapmamalı. Sabrınız yoksa yapmayacaksınız. Bu mesleği yani karşındaki bir çocuk çocuk bile olması tabi ki vurma yetkin yok vuramazsın. Evet, ateş edebilirsin durdurabilirsin. Bu çocuğu kelepçeledikten sonra vurması işkence. Başka hiçbir şey değil ve ben sonuna kadar arkasındayım. Bu insanların bir an önce görevden alınmasını ve herkesin desteklemesini istiyorum. Çocukların halini görecekler zaten” diye konuştu.

“BİZİ AİLELERİNİ ARASALARDI”

Ziya Önder’in annesi Aynur Önder ise yaşanan olaydan dolayı büyük bir üzüntü duyduğunu belirterek, “Polisler de böyle bir şey yapıyorsa biz kime güvenelim yani diyecek bir şeyimiz yok. Üzgünüz, böyle olmasaydı keşke ya da yani çocuklara ceza yaz tamam yakaladınız kelepçeyi vurdunuz cezalarını yazıp bizi ailelerini arasalardı. Cezayı da öderdik çocuklarımızı da alıp dönerdik. Yani ne diyeyim yapacak bir şey yok. Üzgünüz.”