Kentteki 24 sivil toplum kuruşu ortak bir bildiriye imza attı. “Halkın ihtiyaçları göz ardı edildi. Yalovalılar olarak biz, kentimizin geleceği hakkında söz sahibi olmak istiyoruz” denilen açıklamada, Yalova’daki tartışmalı konular hakkında görüş bildirildi.
Bildirinin altına Altınova Subaşı Hayvan Dostları Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Birlikte Kanserle Mücadele Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Jeoloji Mühendisleri Odası Yalova İl Temsilciliği, Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği, Motorize Afet Timi Derneği, Paşakent Folklor Eğitim Merkezi ve Spor Kulübü Derneği, Peyzaj Mimarları Odası Yalova İl Temsilciliği Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Samanlı Dağları Çevre ve Kültür Derneği, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı, Tüm Emekliler Sendikası, Yalova Barosu, Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği, Eğitimsen, Yalova Folklor Derneği, Kent Konseyi Kadın Meclisi, Musiki Derneği, Yalova Patileri Derneği, Yalova Platformu, Türkü Dostları Derneği, Yürüyen Köşk Derneği, Ziraat Mühendisleri Odası imza attı.
YALOVA’DA DOĞAYI TAHRİP EDEN PROJELER DEVAM ETTİ
Bildiride, 2020 yılının pandemi nedeniyle zorlu bir süreç olarak geçtiği hatırlatıldı. Doğal alanların tahribatının, hatalı yapılaşmanın, plansızlığın büyük sorunlara neden olduğunu ifade edilerek, “Yalova’da tarım alanlarının kaybı, Yalova’nın eşsiz doğasını tahrip eden plan ve projeler ve plansız yapılaşma hız kesmeden devam etti. Üstelik tüm bu süreçler devam ederken Yalova’da yaşayanların görüşlerine hiç başvurulmadı ve halkın ihtiyaçları göz ardı edildi. Yalovalılar olarak biz, kentimizin geleceği hakkında söz sahibi olmak istiyoruz” ifadelerine yer verildi.
DEPREM MASTER PLANI – HALK SUSUZLUĞA MAHKÛM EDİLECEK
Sivil toplum kuruluşlarının yaptığı açıklamada, “Yalova’nın birinci önceliği deprem tedbirleri olmalıdır” vurgusu yapıldı. Bu nedenle deprem master planının bir an önce yapılması gerektiğine vurgu yapıldı.
Yalovalıları bekleyen bir diğer büyük tehlikeni susuzluk olduğunun altı çizilirken yeni yapılacak sanayi kuruluşlarına ayırabileceği su olmaması nedeniyle de yeni firmalara ruhsat verilmemesi gerektiği kaydedildi. DSİ’nin de bir an önce projelerinin tamamlanmasının önemine vurgu da yapıldı.
MİLLET BAHÇESİ ARAŞTIRMA’DA YAPILMAMALI
Bildiride, Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitü bünyesindeki araziye millet bahçesi projesinin yapılmaması ve enstitü arazisinin parçalanmaması gerektiği dile getirildi.
ÇEVRESEL TEHLİKE ARZ EDİLECEK YATIRIMLARDAN VAZGEÇİLMELİ
Yalova Kompozit ve Kimya İhtisas OSB bitişiğinde yer alan 115 dönümlük 1. Sınıf ekili tarım arazisi, üreticilerin elinden alınarak sanayi kuruluşuna tahsis edilmesinin eleştirildiği açıklamada, “Burada planlanan projenin ÇED raporuna verilen ÇED olumlu kararı iki kez mahkeme tarafından iptal edilmiş; ancak buna rağmen, proje üçüncü kez ÇED sürecine başlamıştır. Proje sahibi kuruluşa hazineye ait birinci sınıf tarım toprağı ücretsiz tahsis edilmek istenmektedir. Bunun kabulü mümkün değildir” diye konuşuldu.
Açıklamada, yerleşim yerleri ve su varlıkları yakınında yeni taş ocağı izinlerinin verilmemesi gerektiği kaydedildi. Sivil toplum örgütü temsilcileri, Kurtköy’de yapılması planlanan rüzgar enerji santrallerine ağaçların kesilecek olmasından dolayı karşı olduklarını söyledi.
Karma OSB projelerinin ve çok sayıda OSB projesinin kente zarar vereceği ileri sürülen bildiride, Armutlu ormanları çöp depolama alanı olarak gösterilmesi de eleştirildi.
1/50.000’LİK PLAN YENİDEN ELE ALINMALIDIR
Öte yandan Yalova’ya il dışından işçi getirecek yeni projelerden de vazgeçilmesi gerektiği ifade edilen açıklama, “Planlarda bu hususlara ağırlık verilmesini talep etmekteyiz. Planlar yapılırken ve sonrasında da değişiklikler yapılırken bile ilde yaşayanlara ve STK’lara sorulmamıştır. Fakat Yalova halkının yaşam alanları üzerinde söz hakkı olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle geniş katılımlı bir çalıştay düzenlenerek 1/50.000’lik plan yeniden ele alınmalıdır. Saygıyla ilgililere ve kamuoyuna duyurulur” ifadeleriyle son buldu.
Kentteki 24 sivil toplum kuruşu ortak bir bildiriye imza attı. “Halkın ihtiyaçları göz ardı edildi. Yalovalılar olarak biz, kentimizin geleceği hakkında söz sahibi olmak istiyoruz” denilen açıklamada, Yalova’daki tartışmalı konular hakkında görüş bildirildi.
Bildirinin altına Altınova Subaşı Hayvan Dostları Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Birlikte Kanserle Mücadele Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Jeoloji Mühendisleri Odası Yalova İl Temsilciliği, Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği, Motorize Afet Timi Derneği, Paşakent Folklor Eğitim Merkezi ve Spor Kulübü Derneği, Peyzaj Mimarları Odası Yalova İl Temsilciliği Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Samanlı Dağları Çevre ve Kültür Derneği, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı, Tüm Emekliler Sendikası, Yalova Barosu, Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği, Eğitimsen, Yalova Folklor Derneği, Kent Konseyi Kadın Meclisi, Musiki Derneği, Yalova Patileri Derneği, Yalova Platformu, Türkü Dostları Derneği, Yürüyen Köşk Derneği, Ziraat Mühendisleri Odası imza attı.
YALOVA’DA DOĞAYI TAHRİP EDEN PROJELER DEVAM ETTİ
Bildiride, 2020 yılının pandemi nedeniyle zorlu bir süreç olarak geçtiği hatırlatıldı. Doğal alanların tahribatının, hatalı yapılaşmanın, plansızlığın büyük sorunlara neden olduğunu ifade edilerek, “Yalova’da tarım alanlarının kaybı, Yalova’nın eşsiz doğasını tahrip eden plan ve projeler ve plansız yapılaşma hız kesmeden devam etti. Üstelik tüm bu süreçler devam ederken Yalova’da yaşayanların görüşlerine hiç başvurulmadı ve halkın ihtiyaçları göz ardı edildi. Yalovalılar olarak biz, kentimizin geleceği hakkında söz sahibi olmak istiyoruz” ifadelerine yer verildi.
DEPREM MASTER PLANI – HALK SUSUZLUĞA MAHKÛM EDİLECEK
Sivil toplum kuruluşlarının yaptığı açıklamada, “Yalova’nın birinci önceliği deprem tedbirleri olmalıdır” vurgusu yapıldı. Bu nedenle deprem master planının bir an önce yapılması gerektiğine vurgu yapıldı.
Yalovalıları bekleyen bir diğer büyük tehlikeni susuzluk olduğunun altı çizilirken yeni yapılacak sanayi kuruluşlarına ayırabileceği su olmaması nedeniyle de yeni firmalara ruhsat verilmemesi gerektiği kaydedildi. DSİ’nin de bir an önce projelerinin tamamlanmasının önemine vurgu da yapıldı.
MİLLET BAHÇESİ ARAŞTIRMA’DA YAPILMAMALI
Bildiride, Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitü bünyesindeki araziye millet bahçesi projesinin yapılmaması ve enstitü arazisinin parçalanmaması gerektiği dile getirildi.
ÇEVRESEL TEHLİKE ARZ EDİLECEK YATIRIMLARDAN VAZGEÇİLMELİ
Yalova Kompozit ve Kimya İhtisas OSB bitişiğinde yer alan 115 dönümlük 1. Sınıf ekili tarım arazisi, üreticilerin elinden alınarak sanayi kuruluşuna tahsis edilmesinin eleştirildiği açıklamada, “Burada planlanan projenin ÇED raporuna verilen ÇED olumlu kararı iki kez mahkeme tarafından iptal edilmiş; ancak buna rağmen, proje üçüncü kez ÇED sürecine başlamıştır. Proje sahibi kuruluşa hazineye ait birinci sınıf tarım toprağı ücretsiz tahsis edilmek istenmektedir. Bunun kabulü mümkün değildir” diye konuşuldu.
Açıklamada, yerleşim yerleri ve su varlıkları yakınında yeni taş ocağı izinlerinin verilmemesi gerektiği kaydedildi. Sivil toplum örgütü temsilcileri, Kurtköy’de yapılması planlanan rüzgar enerji santrallerine ağaçların kesilecek olmasından dolayı karşı olduklarını söyledi.
Karma OSB projelerinin ve çok sayıda OSB projesinin kente zarar vereceği ileri sürülen bildiride, Armutlu ormanları çöp depolama alanı olarak gösterilmesi de eleştirildi.
1/50.000’LİK PLAN YENİDEN ELE ALINMALIDIR
Öte yandan Yalova’ya il dışından işçi getirecek yeni projelerden de vazgeçilmesi gerektiği ifade edilen açıklama, “Planlarda bu hususlara ağırlık verilmesini talep etmekteyiz. Planlar yapılırken ve sonrasında da değişiklikler yapılırken bile ilde yaşayanlara ve STK’lara sorulmamıştır. Fakat Yalova halkının yaşam alanları üzerinde söz hakkı olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle geniş katılımlı bir çalıştay düzenlenerek 1/50.000’lik plan yeniden ele alınmalıdır. Saygıyla ilgililere ve kamuoyuna duyurulur” ifadeleriyle son buldu.
